Çocukların Şiddet Eğilimini Azaltmak-Önlemek Üzere Ebeveynlere Öneriler

Çocukların Şiddet Eğilimini Azaltmak-Önlemek Üzere Ebeveynlere Öneriler

Çocukların Şiddet Eğilimini Azaltmak-Önlemek Üzere Ebeveynlere Öneriler

Çocukların Şiddet Eğilimini Azaltmak-Önlemek Üzere Ebeveynlere Öneriler

Şiddet, insanoğlu varlığının başlangıcından beri olan ve de artarak devam eden,  hayatın hemen her alanında karşılaştığımız ciddi bir sorun. Bu kavram genel olarak bireyin fiziksel, ekonomik, cinsel, duygusal açıdan acı çekmesiyle sonuçlanan hareketler ve bu bağlamdaki tehditlerin bütününü ifade etmektedir.  Şiddetten söz edilince konu, yine varlığı insanoğlunun başlangıcına dayanan aile kavramına gelmektedir. Çünkü şiddetin en yaygın görüldüğü kurum aile olmakla birlikte, toplumu ve bireyi etkileme gücü açısından en önemli sonuçları doğurduğu ve sorun teşkil ettiği kurum yine ailedir. Şiddetin her türlüsünü yok edebilmek için gerekli hukuki düzenlemeler, yaptırımlar oldukça önemlidir. Bununla birlikte şiddetin önlenebilmesinde toplumsal ve bireysel anlamda üzerimize düşen görevleri gerçekleştirmek çok daha önemlidir.  Şiddet eğilimi olan çocuklar, ergenler, aile içinde görülen şiddet olgusu incelendiğinde, şiddet uygulayan kişilerin çoğunluğunun aile içerisinde erken yaşlardan itibaren şiddete maruz kaldıkları görülmektedir. Şiddet eğilimini arttıran biyolojik, psikiyatrik, sosyoekonomik, psikososyal pek çok faktör vardır. Bu yazıda ise aile içerisinde çocuğa yönelik tutum ve davranışlar ile çocuklarda şiddete eğilimini azaltmaya ve önlemeye yönelik bazı öneriler sunulmuştur. Çocuk yetiştirirken dikkat edeceğimiz bazı hususlar, her anlamda daha sağlıklı nesillerin yetişmesine ve kendilerini ifade yolu olarak şiddete başvurmamalarına yardımcı olacaktır.

Öneriler:

     Şiddetin görünür kılınması şiddetle mücadelenin ilk adımını oluşturur. Dolayısıyla bazı çevrelerce halen kabul gören “Kol kırılır yen içinde kalır” düşüncesi teşvik edilmemelidir. Şiddete maruz kalan kişilerin kendisini ifade etmesi son derece önemlidir. Çocuklara ailede, okulda vb. nerede şiddete maruz kalırlarsa kalsınlar bunu ifade etmeleri teşvik edilmelidir.

     Çocuk yetiştirmede “Kızını dövmeyen dizini döver”, “Dayak cennetten çıkmadır” gibi tutumları benimseyerek şiddeti öven ve eğitim aracı olarak gören bir zihniyet eskisi kadar yaygın olmasa da maalesef halen varlığını sürdürmektedir. Bu bakış açısının değişmesi çocuklara uygulanan fiziksel şiddetin önüne geçmekle birlikte gelecekte kuracakları aile yapısının da daha sağlıklı olmasını sağlayacaktır. Dolayısıyla ileride kendi ailesini kuracak ve yeni nesilleri yetiştirecek olan bugünün çocuklarına şiddet uygulanmamalı, onlara şiddetin çözüm olmadığı anlatılmalı, başta kendileri olmak üzere kimsenin şiddeti hak etmediği yönündeki tutumlar aşılanmalıdır.

     Oldukça önemli bir diğer adım ise çocuklara aile birliğini öğretmek, onlara olumlu davranışlar ile örnek olmaktır. Kendisi fiziksel şiddete maruz kalmasa da evde şiddet uygulayan kişilerin olması çocuklarda şiddet eğilimini artırmaktadır. Çocuğun yanındaki söz ve davranışlara dikkat edilerek onlara olumlu anlamda örnek olunmalıdır.

     Yine çocuk yetiştirirken cinsiyetçi tutumlardan uzak kalmalı, erkek çocuklara şiddet meşrulaştırılmamalıdır. Özellikle erkek çocuk yetiştirirken  “ O erkektir yapar” düşüncesi ile evde sadece kız çocuklarına sorumluluk vererek erkek çocuklar kayırılmamalıdır.

     Ev içerisinde geleneksel ve sosyal medyada fiziksel ve cinsel şiddeti özendiren, bunu bir hakmış gibi gösteren yayınlar izlenmemeli aile tarafından bu doğrultuda içerik kontrolü sağlanmalıdır.

     Çocukların bağımsızlıklarını kazanmaya yönelik hareketlerinin ve kendilerini ifade etmelerinin aile tarafından aşırı baskıcı bir tutum ile kısıtlanması ya da aşırı hoşgörülü bir tutum ile olumsuz davranışlarına dahi tepkisiz kalınması çocuklarda saldırganca tutum ve davranışları tetikleyebilmektedir. Bunun yerine çocukların kendilerini ifade olanağı bulabildiği destekleyici ve tutarlı bir tavır sergilemek çok daha sağlıklı olacaktır.

     Akranları ile kıyaslamayın! Çocukları akranları ile kıyaslamak kendilerini yetersiz hissetmelerine neden olarak özgüvenlerinin sarsılmasına, saldırgan davranışlar sergilemelerine neden olabilir. Her çocuğun yetenekleri, özellikleri farklı ve kendi içinde özeldir. Çocuğunuzu olduğu gibi kabul edip onun potansiyelini ortaya çıkarması konusunda destek olmak gelişmesini sağlayacaktır.

     Çocukları ve gençleri yetenek ve ilgi alanlarına göre spor, resim, enstrüman gibi etkinliklere yönlendirmek sosyalleşmelerine katkı sağladığı gibi enerjilerini sağlıklı bir biçimde boşaltabilmeleri açısından oldukça faydalıdır.

     Son olarak şunu unutmayalım! Aile içindeki şiddet doğal değildir ve bütün ailelerde görülmez. Bu bakış açısının yaygınlaştırılması, şiddetin her ailede olur deyip meşrulaştırılmasının önüne geçmek konusunda en önemli adımı oluşturmaktadır.

-----------------------------------------------------

RANDEVU VE DETAYLI BİLGİ İÇİN BİZİMLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ

ADRES: FERIT PAŞA MAH. NIŞANTAŞ SOK. 18/A SELÇUKLU/KONYA

TEL: 0332 322 75 57 - 0544 943 42 00

-----------------------------------------------------

PSİKOLOG DİLARA UYAR

YUKARI
Aydınlatma Metni 'ni okudum, bilgi sahibiyim
RANDEVU AL 0332 322 75 57